Maalesef ki pek çok borçlunun, borçlanmaya başladığında kendi üzerindeki taşınır – taşınmaz mallarını eşi, çocuğu, anne babası yahut yakın arkadaşı gibi tanıdıklarına devrettiğini ve böylelikle mallarına haciz gelmesinin önüne geçmeye çalıştığına rastlıyoruz. Bir diğer bir şekliyle bu mal kaçırma, borçlunun mali durumu görünürde kötü gözükürken; aslında eşi, çocuğu, anne babası gibi yakınları üzerinden iş yapmaya ve para kazanmaya devam etmesi halidir. Bu durumda, borçludan tahsil kabiliyeti görünürde yoktur, ancak kendisi bir başkası üzerinden para kazanmaya ancak borcunu ödememeye devam etmektedir. Uygulamada sık karşılaşılan mal kaçırma örneklerinden biri de borçlunun kendi parası ile edindiği taşınır – taşınmaz malları hiç kendi üzerine tescil ettirmeden, direkt eşi, çocuğu, anne babası gibi yakın kişiler üzerine tescil edilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Her üç durumda da bariz mal kaçırma hali söz konusudur.
Borçlu hakkında icra takibine geçildikten sonra, bu mal kaçırmalar tespit edilirse İcra İflas Kanunu yahut Borçlar kanunu çerçevesinde tasarrufun iptali talep edilebilir. Mal kaçırmanın mevcudiyeti ispat edilirse, söz konusu mallar satılarak paraya çevrilecek, icra dosyanız tahsil edilecektir. Bu noktada, icra takibi yalnızca haciz işlemlerinden ibaret olmayıp devamında bu gibi davalarla dosyanızın tahsilat kabiliyeti arttırılabilir. Bu davalar özel uzmanlık gerektirmekte olup uzman avukatlardan destek almanız alacağınızı tahsil bakımından yararlı olacaktır.
OLGUN HUKUK BÜROSU – AV.ÜMİT OLGUN
TİCARET HUKUKU DEPARTMANI
AV. EMRE OLGUN & AV. ŞEYDA ÖZTÜRK
Yorumlar (0)