Yargıtay’ın kabulüne göre havale bir ödeme aracıdır, bunun aksini (havalenin borç verilmesi, emanet, ödünç amacıyla gönderildiğini) iddia eden kişi iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Bir başka anlatımla; havalenin mevcut bir borcun ödemesi olarak yapıldığı yönünde yasal karine mevcuttur. O halde öncelikle bir kimseye borç verilmek amacıyla veya emaneten para gönderilecek ise yapılacak eft ve havalenin açıklama kısmında mutlaka parayı göndermekteki amacınızın “borç veriyorum” “emaneten” “ödünç veriyorum” gibi açık şekilde belirtilmesi gerekmektedir. Aksi halde açıklama kısmı boş kalan havale dekontları borç para verdiğinizin ispatına yeterli değildir; tam tersi borcunuz varmış da onu ödüyormuşsunuz gibi kabul edilmektedir. Açıklama kısmı boş şekilde gönderilen paranın gönderiliş amacının mevcut borcun ödemesi değil de borç olarak verildiği iddiasını ispat etmeniz gerekmektedir. Yargıtay’ın içtihatlarında bu ispatın da yazılı delil ile yapılması aranmaktadır. (Senetle ispat sınırını aşmayan hallerde delil başlangıcı varsa tanık dinlenebilir.)
Toparlamak gerekirse; açıklama kısmında borç olarak / emaneten / ödünç olarak karşı tarafa gönderildiği açık şekilde belli olan havale ve eftlerde karşı taraf borcunu ödemezse açılacak icra takibi ve davada paranın gönderiliş amacı ispat edilebilmektedir. Böyle bir durumda havale ve eft dekontu hakkında ilamsız icra takibi başlatmak ya da alacak davası açmak yollarından biri seçilebilir.
Elbette ki bu noktada borçlar hukuku ve icra iflas hukukuna hakim bir avukattan destek alınması önemlidir. Zira icra takibine geçilmeden veya dava açılmadan önce ihtarname çekilmesi ve kanuni sürelerin geçirilmesi, akabinde icra takibinin veya davanın doğru hukuki nedenlere dayalı olarak, doğru deliller ile açılması, en sonunda da tahsilat aşamasında doğru hamlelerin yapılması gerekecektir. Büromuz bu alanlarda yılların getirmiş olduğu tecrübe ile hizmet vermeye hazırdır.
Olgun Hukuk – Av.Ümit Olgun
Ticaret ve İcra Hukuku Departmanı
Av. Emre OLGUN & Av. Şeyda ÖZTÜRK
Yorumlar (0)