İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU

Çalıştığım Yerden İstifa Ettim/Etmek İstiyorum, Ne Yapmalıyım?

14 Mayıs 2024 Yorum (0) 54229 Görüntüleme
54229

Hevesle girdiğiniz, yıllarca emek verdiğiniz, maddi açıdan sizi tatmin etse de etmese de çalıştığınız süreyi düşündüğünüzde istifa etmeye cesaret edemediğiniz bir işte çalıştığınızı düşünün. Ancak gün geldi, ya çalışma şartlarındaki sıkıntılarınız, ya ailevi bir mesele ya da yeni fırsatlara yelken açma isteğinizden dolayı halen çalıştığınız yerden istifa etmek istiyorsunuz. Bazı insanlar işten çıktığında arkasına bakmaz, önceki işvereninden maddi bir karşılık istemeden yeni bir iş bulur. Ancak neredeyse her çalışanın, çalıştığı sürenin karşılığı olarak işverenden isteyebileceği maddi hakları bulunmaktadır. Bu makalemizde, hem çalıştığı işyerinden istifa etmeyi düşünenlere yol gösterici bilgiler vermeye, hem de çalıştığı yerden daha önce istifa etmiş işçilere, elde etmedikleri kanuni hakları konusunda bilgi vermeye çalışacağız.

1- İSTİFA DİLEKÇESİ VERMELİ MİYİM?

İlk olarak bahsedilmesi gereken husus istifa dilekçesi... İş sözleşmenizi feshederken istifa dilekçesi vermek zorunda olmadığınızı ifade edebiliriz. Ülkemizde ise, işten hangi nedenle çıkarsanız çıkın, işverenler işçileri istifa dilekçesi imzalatmaya zorlayabiliyor. Ancak, imzaladığınız istifa dilekçelerindeki ifadeleriniz, kıdem tazminatı alıp alamayacağınızı etkiliyor. Yargıtay'ın kararlarına göre, işyerinde uzun süreli çalışanların hiçbir haklı sebebi yokken istifa etmesi hayatın olağan akışına uygun bulunmamış, istifa dilekçesinin araştırılması gerektiği de ifade edilmiştir. Bu nedenle istifa dilekçesine ne yazıldığı azami öneme sahiptir. Örneğin istifa dilekçesine "lüzum üzerine istifa ediyorum" yazdıysanız, ya da işyerini terk etmek suretiyle işi bıraktıysanız, makul sürede açacağınız dava ya da işverene gönderilecek ihtarname ile işten çıkış sebebinizi açıklayabilirsiniz. Ancak "ailevi nedenlerle istifa ediyorum", "özel nedenlerden dolayı istifa ediyorum"gibi ifadeler kullanarak imzalanan istifa dilekçesinden sonra açılacak bir davada, işçilik alacaklarınızın ödenmemesi sebebiyle istifa ettiğinizi ileri süremezsiniz.

2- İSTİFA EDEREK KIDEM TAZMİNATI ALABİLECEĞİM DURUMLAR NELERDİR?

İş hukukundaki temel kural, istifa eden işçilerin kıdem tazminatı alamamasıdır. Ancak 1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinde bu konunun istisnalarına yer verilir:

- İşçinin iş sözleşmesinin muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyla feshedilmesi,

- 1 yıldan fazla kıdeme sahip olan kadın işçilerin, resmi nikah tarihlerinden sonraki 1 yıl içerisinde istifa etmesi,

- 08/09/1999 tarihinden önce ilk kez sigortalı olup, 15 yıl sigortalılık süresi, 3600 prim gününü doldurulması. Bu hallerde işçi başka herhangi bir haklı sebebe dayanması gerekmeksizin kıdem tazminatına hak kazanır. Bu haller dışında, haklı sebeplerinizin bulunması koşuluyla, istifa ettikten sonra kıdem tazminatı alabileceğiniz durumlar da vardır.

3- NEDİR BU HAKLI SEBEPLER?

4857 sayılı kanunun 24. maddesinde, işçilerin iş sözleşmelerini haklı sebeple derhal feshedebileceği haller sayılmıştır. Maddedeki haklı nedenler, sağlık sebepleri, ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri ve zorlayıcı sebepler olarak 3'e ayrılır. Haklı nedenlere örnek olarak; işin yapılmasının işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olması, işverenin işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söylemesi, işveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmemesi veya ödenmemesi, işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkması, verilebilir. Tüm bu hallerde, durumun ispatı halinde işçi kıdem tazminatına hak kazanır.

Ülkemizde işçilere elden ödeme yapılarak SGK'da maaşın düşükten gösterilmesi ve böylece düşük SGK primleri ve vergisi ödenmesi yaygındır. Yine işverenler işçilerin işe giriş tarihini SGK'ya geç bildirebilmekte ya da işçileri tamamen sigortasız çalıştırabilmektedir. Bu durumlar ispatlandığı takdirde işçiler kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Fazla mesai yaptığı, hafta tatillerinde ve ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı halde buna ilişkin ücretlerin ödenmediği durumlarda da işçiler iş sözleşmelerini haklı nedenle feshetme ve kıdem tazminatı talep etme hakkına sahiptir. Zira haftada 45 saatten, günde 11 saatten veya gece mesaisinde (20:00- 06:00 saatleri arası) 7,5 saatten fazla çalışıyorsanız, işveren bunun karşılığında çalıştığınız her fazla saat için saatlik ücretinizin 1,5 katını ödemelidir. 6 gün çalışan bir işçi, hafta tatili olarak kullanması gereken günde çalıştıysa, günlük ücretinin 1,5 katını hafta tatili ücreti olarak ödenmelidir. Ulusal bayram ve genel tatillerde çalışılmasa dahi o günün ücreti ödenmeli, eğer işçi bu günlerde çalıştıysa, bir günlük ücret ilave olarak ödenmelidir. Tüm bu durumlarda, ödenmeyen alacaklardan dolayı işçilerin iş sözleşmelerini haklı nedenle derhal feshetme ve bu nedenle kıdem tazminatı talep etme hakları bulunmaktadır.

Eğer çalıştığınız iş yerinde yıllık ücretli izinlerinizi kullanmanıza izin verilmiyorsa, bu husus da kıdem tazminatını hakettirir bir haklı nedendir. Ancak yıllık ücretli izin kullandırılmamasının haklı fesih sebebi sayılabilmesi için yıllık izinlerin çok uzun süre kullandırılmaması/ talep edilmesine rağmen kullandırılmaması gerekmektedir.

Ancak unutulmamalıdır ki, fazla mesai yaptığınızı ve bunun karşılıklarının tarafınıza ödenmediğini iddia ederek iş akdinizi feshettiyseniz, dava aşamasında alınan bilirkişi raporunda fazla mesai alacağınızın olduğu belirlenmelidir. Eğer işyerinde düzenlenen bordrolara imza attıysanız ve bu bordrolarda fazla mesai kısmında tahakkuk bulunuyorsa, fazla mesai alacağı talebiniz ve böylece kıdem tazminatı talebiniz sıkıntıya girebilir. Yine aynı şekilde fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram genel tatil çalışmalarında tanık ifadeleri önemli olduğundan çalışma sürenizin büyük bir bölümünü kapsayacak şekilde birlikte çalıştığınız tanıklarınızın bulunması da önem arz etmektedir.

4- İSTİFA EDERSEM İHBAR TAZMİNATI VE FAZLA MESAİ ÜCRETLERİMİ ALABİLİR MİYİM?

Makalemizde daha çok kıdem tazminatından bahsedilmiştir, ancak unutulmamalıdır ki istifanın haklı nedene dayanıp dayanmadığının irdelenmesi sadece kıdem ve ihbar tazminatı için önemlidir. Haklı ya da haksız hangi nedenle işten çıkarsanız çıkın, fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, hafta tatili alacaklarınız varsa, işverenden talep edebilirsiniz. Yine yıllık ücretli izinleriniz kullandırılmadıysa, fesih tarihi itibariyle buna ilişkin ücretleriniz ödenmelidir.

Unutulmamalıdır ki, haklı nedenle derhal fesih hakkının olduğu durumlar haricinde, istifa edildiği takdirde ihbar süresi doldurulmalıdır. Aksi halde işverene ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü doğabilecektir.

5- HER ŞEYDEN ÖNCE İYİ NİYET ESASTIR.

İşçilerin işverenler tarafından ödenmemiş haklarını almaları, Yargıtay içtihadının işçi lehine yorumlanmasından ötürü kolaydır. Ancak işçiler, bu kolaylığın da verdiği rahatlıkla işyerinde huzursuzluk çıkardığı, çalışma huzurunu bozucu eylem ve söylemlerde bulunduğu, başkaca işçilerin çalışma disiplinini ve motivasyonunu bozduğu, niyetinin işverenden haksız kazanç elde etmek olduğu durumlarda işveren karşısında hakkını kaybetmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 3. maddesi gereğince iyiniyet esastır. Hem işverenin hem işçinin iyiniyetle ürettiği sağlıklı bir çalışma ortamı dileriz.

Hak kaybına uğramamanız açısından işten çıkmaya karar verdiğinizde ya da işverenden alacaklarınızı talep edeceğinizde, iş hukuku alanında uzman bir avukattan hukuki destek almanızı tavsiye ederiz.

Olgun Hukuk- Av. Ümit OLGUN

İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Departmanı

 Av. Sıla Nur YILMAZ

DETAYLI BİLGİ İÇİN

TELEFON VE WHATSAPP:+90 (553) 048 68 12

MAİL ADRESİ : olgunhukukburosu@gmail.com

Yorumlar (0)

Yorum Yaz

E-Posta adresinizi girin ve yorum yazın. * İşaretli alanlar zorunludur.